Bizim kuşak için yeni yıl demek, duvar takvimi ile cep takvimi demekti. Bizim kuşakta yeni yılın simgesi bunlardı. Yeni yıl girmeden Saatli Maarif Takvimi satın alınır, duvara asılır, yeni yılın birinci gününe ait yaprak açılarak yeni yıl beklenirdi. Babalarımız ise cep takvimi satın alır, günün önemli olaylarını, ceplerine giren, çıkan parayı bu küçük defterlere kaydederlerdi.
Derken, bankalar müşterilerine cep takvimi veya o zamanın anlatımıyla "cep ajandası" dağıtmaya başladı. Değişik ticari kuruluşlar, önce Saatli Maaarif Takvimi benzeri çok yapraklı, sonra daha az yapraklı resimli duvar takvimleri bastırır oldu.
Reklam ve tanıtım için ücretsiz dağıtılan duvar takvimleri ve cep ajandaları, ticari takvim piyasasını öldürdü. Ayakta kalan ve bugün duvar takvimi, cep takvimi ve masa takvimi yayınını düzenli olarak sürdüren üç büyük kuruluş var.
İstanbul Maarif Kitaphanesi, Saatli Maarif Takvimi’nin yayınını sürdürüyor. Kanaat Yayınevi, Takvim’i Ragıp Cep Ajandası’nı yayımlıyor. Afitap Kitapevi, Ece Ajandası’nı bastırıyor.
Takvim’i Ragıp Cem Ajandası’nı bundan 80 yıl önce Ragıp Uluğ yayımlamaya başlamış. Oğlu Turgut, onun oğlu İlyas, onun oğulları Yakup ve Aslan yayını devam ettirmiş. Onlar da ölmüş. Ama aile, Takvim’i Ragıp yayınını sürdürüyor. İçinde çok geniş bilgiler bulunan bu cep takvimi, Anadolu’da hala büyük ilgi görüyor. Büyük şehirlerde yaşayanlar ise Takvim’i Ragıp’ı unutmuş durumda.
Ece Ajandası’nın özelliği farklı boyutlarda bir masa üstü takvimi olması. Bu nedenle ticari işletmelerde kullanılıyor. İşletme sayısı arttıkça, Ece Ajandası’na talep de artıyor.
Saatli Maarif Takvimi ise, hala Türk evlerinin demirbaşı. Annelerinin, babalarının evinde Saatli Maarif Takvimi’ni görerek ona alışan yeni kuşak da Saatli Maarif Takvimi kullanmaya devam ediyor. Çok kişi bu duvar takvimini duvarına asmasa da evinin bir köşesinde bulundurarak, yaşanan günü ve gelecek günleri takvim yapraklarındaki bilgilerden izlemeye çalışıyor.
Saatli Maarif Takvimi kullananlar, bu takvimin hava durumu tahminlerinin, meteoroloji tahminlerinden daha doğru olduğuna inanır. Ailenen her ferdi Saatli Maarif Takvimi’nin yaprağında kendilerine göre okunacak, bilgi alınacak, yararlanılacak bir şey bulur. Dini, milli günler, namaz saatleri, güneşin, ayın hareketi, mevsimler bu takvimin yaprağından izlenir. Arka sayfasında küçük bir şiir, günün tarihi, yemek listesi ile faydalı bilgiler, ilgiyle okunur.
Saatli Maarif Takvimi’ni yayımlayan, İstanbul Maarif Kitaphanesi ve Matbaası’nı, 1860 yılında Hacı Kasım Efendi kurmuş. Ve bu takvimi yayımlamaya başlamış. Hacı Kasım’ın oğlu Naci Kasım Harf Devrimi’nden sonra Atatürk için yazılan ilk kitabı yayımlamış. Bu kitabın adı "Atatürk’ün Altın Kitabı" imiş. Saatli Maarif Takvimi, 1931 yılından bu yana, Latin harfleriyle basılıyormuş. Bugün müessesenin başında Naci Kasım’ın küçük kızı Aydın Geylani Hanım bulunuyor. Aydın Geylani, eşi Muhsin Geylani ve oğulları Ahmet ile Saatli Maarif Takvimi’nin yayınını sürdürüyor.
PANTOLONUN arka cebinde taşınan horozlu aynalar, hayatımızdan çekilip gitti.
Ya takvimler...Onlar, duvarlardaki saltanatını sürdürüyor. Kireç badanalardan plastik boyalara geçen duvar yüzeylerinde, geçen zamana da teknolojiye de meydan okuyorlar.Günü öğrenmek için artık takvim yaprağına bakmak gerekli mi? Her gün bir yaprak kopartılan günler geçti. Ekranın sadece gün ve saati belirten gri yüzüne karşılık, hepsinin sayfalarında seçme sözleri, Kırlangıç Fırtınası'nın yaklaştığını, yapacağınız yemeği, çocuklarınıza verebileceğiniz adları okuyabilirsiniz. Yemek listesi alçakgönüllüdür, Türk yemeklerinden seçilmiştir. Alafranga soslar önerilmediğinden, lezzetini bozacak maddelerden kaçınılmıştır. Dijital adres defteri, telefon aletleri, cep telefonları. Nereye bakarsanız bakın; günü, saati öğrenebiliyorsunuz. Günü renklendirmek için yeter mi bu? Hayır burada ne Dostoyevski'den bir alıntı ne de Tevfik Fikret'ten dizeler bulabilirsiniz...Eskilerde, Takvimden Bir Yaprak, köşe yazısının adıydı.
Şimdi yıllar öncesinden gelen, çoğumuzun anımsayamayacağı üç kelime.Azalan yapraklar bir sözü çağrıştırır:‘‘Geçen gün ömürdendir.’’* * *SAATLİ Maarif Takvimi'ne yüz yılı aşkın süredir bakıyoruz. Annem her yıl onu almamı bekler.Kuruluş: 1860Ülkü Takvimi de otuz beşinci yayın yılını doldurmuş.Saatli Maarif Takvimi'nden farkı, her sayfasının renkli fotoğraflarla süslenmesi.Üçüncü hamur káğıda basılı Türkiye'nin değişik yerlerinin fotoğrafları. Sanırım takvimi hazırlayanlar; ülkenin görsel tanıtımını amaçlamış. Başaramasalar da niyetleri iyi.İkisi de ulusal takvim. Bunda şaşacak ne var demeyin.
Fazilet Takvimi'nin bölgesel bir özelliği var. Türkiye'yi dört bölgeye ayırmış, dört bölge için de farklı takvimler bastırmış.Benim alıp okuduğumun kapağında Yurt İçi 1. Bölge yazılı. 29. Hizmet Yılı'nı geride bırakan bu takvimde her şehrin ayrıntılı namaz vakitlerini bulacaksınız.Aslı Tanrıkulu ile Tolga Arvas'ın hazırladıkları Arif Takvimi de, modernleşen takvim anlayışını benimseyenlerin beğeneceği bir takvim.İçinde yazarların, sanatçıların ölüm, doğum tarihleri, önemli keşiflerin, icatların tarihleri. Hele sayfaların aşağısında yer alan İlla ki bölümü, ironiyi günlük yaşamımızın içine atıyor. Rakamlı sayfaların ardında bazen Guguk Kuşu'ndan bir paragraf, bazen de Bilge Karasu'nun Ne Kitapsız Ne Kedisiz'inden bir bölüm okuyabilirsiniz.Ben takvim sentezcisiyim.
Hem Saatli Maarif Takvimi'ni kullanıyorum, hem de Arif Takvimi'ni.Küçük cep ajandaları yıllardır hepimizin elinde ve cebindeydi, randevularımızı oraya yazardık.Gelenekle bugün birbirine yakışıyor.Bir yandan Digital Cep Defteri'mde (Digital Diary) adres ve telefon numarası arayacağım, bir yandan da 79. yılını dolduran Takvim-i Ragıp'ımı yanımda taşıyacağım.
Masa takvimini de, önümden eksik etmedim. Küçük notlar için biçilmiş kaftandır, masanın da vazgeçilmez süsüdür.* * *İNANINIZ ki duvar takvimleri, bir tablo gibi durur.Hüzünlüdür de; sayfaları azaldıkça insan geçen günleri düşünmeye başlar.Dilerim ki yeni yıl takvimlerinin her sayfası mutluluğunuzun bir tarihi simgesi olsun.Mutlu, sağlıklı, güzel, sanatın, edebiyatın süslediği bir yıl diliyorum.